Gençliğin Sırrı

Bir akşamüstü, yaşlı bir adamın evinde sıcak bir yemek daveti vardı. Masanın etrafında yakın dostlar toplanmış, koyu bir sohbete dalmışlardı. Yaşlı adam, neşesi ve enerjisiyle tüm misafirlerini hayran bırakıyordu. İçlerinden biri, dayanamayıp sordu:
“Efendim, bu yaşta bu kadar dinç ve enerjik olmanızın sırrı nedir? Hepimiz çok merak ediyoruz.”
Yaşlı adam tebessümle cevap verdi:
“Ah dostlar, böyle bir sırrı hemen açıklamak olmaz. Önce güzelce yiyin, için, sohbet edin. Zamanı gelince anlatacağım.”
Herkes biraz daha sabırsızlanarak yemeğe ve sohbete devam etti. Yemek sona erdiğinde yaşlı adam hanımına seslendi:
“Hatun, şu kilerden bir karpuz getiriver bize, zahmet olmazsa.”
Hanımı gülümseyerek mutfağa yöneldi. Kısa bir süre sonra elinde büyükçe bir karpuzla geri döndü. Yaşlı adam, karpuzun üzerine hafifçe vurdu, sesi dinledi ve başını iki yana salladı.
“Bu olmamış, başka bir tane getirir misin, zahmet olacak ama?” dedi.
Hanımı hiç itiraz etmeden karpuzu alıp mutfağa gitti. Bir süre sonra ikinci karpuzla geri döndü. Yaşlı adam yine kontrol etti, ama sonuç aynıydı. “Bu da olmamış,” dedi. “Bir tane daha getir, lütfen.”
Bu durum birkaç kez tekrarlandı. Hanım her seferinde aynı karpuzu getirip eşine uzattı. Ancak yüzünden en ufak bir sabırsızlık ya da kızgınlık ifadesi okunmuyordu. Misafirler bu duruma şaşırarak fısıldaşmaya başladı:
“Kadının hiç mi sabrı taşmıyor?”
“Helal olsun vallahi, bir kere bile itiraz etmedi.”
Sonunda yaşlı adam karpuzun üzerine vurup tebessümle, “İşte bu!” dedi. “Tam da aradığım gibi.” Karpuz kesildi, dilimlendi ve misafirlere ikram edildi. Masada bir sessizlik hâkimdi. Herkes yaşlı adama bakıyordu.
“Evet dostlar,” dedi yaşlı adam. “Gençliğimin sırrını artık anlatmanın vakti geldi.”
Misafirler sabırsızca öne eğildi.
“Hanımımın kilerden getirdiği tüm karpuzlar aslında aynıydı,” dedi yaşlı adam, gülümseyerek.
Misafirler şaşkınlıkla birbirine baktı.
“Ne? Hep aynı karpuzu mu taşıdı?” diye sordu biri.
“Evet,” dedi yaşlı adam. “Ama bir kez olsun bana, ‘Aynı karpuzu getiriyorum, delirdin mi?’ demedi. Sabırla ve sevgiyle beni mahcup etmeden destek oldu. Gençliğimin sırrı onun sabrında ve sevgisinde saklı. Biz birbirimizi hiçbir zaman zor durumda bırakmayız. Hayat, yanınızdaki kişiyi nasıl seçtiğinizle şekillenir.”
Masadaki herkes derin bir hayranlıkla yaşlı adam ve hanımına baktı. O an, sadece bir karpuz değil, bir ömür boyu süren sevgi ve sabrın hikâyesine tanıklık etmişlerdi.