Terfi Almanın Akıllıca Yolu – Programcının İzin Günü Hikayesi

Bir zamanlar, bir yazılım şirketinde çalışan genç ve yetenekli bir programcı varmış. Kodlama becerileriyle herkesin takdirini toplasa da, bir türlü terfi edememiş. Herkes terfi ederken, o hep aynı görevde kalmış. Bu durum zamanla genç programcıyı üzmeye başlamış.

Bir gün, üniversiteden hocasıyla bu durumu paylaşmaya karar vermiş. Hocası, genç programcının sorununu dinledikten sonra, “Bir önerim var, dinle,” demiş. “Yarın bir gün izin al. Senin yazdığın kodlar, projelerde ne kadar önemli bir yere sahipse, bir gün işe gelmediğinde yokluğunu hissetsinler.”

Genç programcı, hocasının bu önerisini dinlemiş ve ertesi gün için izin almış. O gün şirkette birkaç önemli sunum ve toplantı olduğundan, genç programcının yokluğu hemen hissedilmiş. Proje dosyaları ve kodlar üzerinde sorunlar yaşanmış.

Ertesi gün işe döndüğünde, yönetim onu çağırmış ve şirketteki kritik role olan katkılarını takdir ederek onu kıdemli programcı olarak terfi ettirmiş.

Zamanla, genç programcı benzer durumlarla karşılaşmış ve her seferinde bir gün izin alarak stratejisini kullanmış. Bu yöntemle birkaç kez daha terfi etmiş. Ancak bir gün, şirkete gittiğinde güvenlik onu içeri almayıp işten çıkarıldığını söylemiş.

Hayal kırıklığı içinde eski hocasına gidip, “Hocam, neden kovuldum, ne yanlış yaptım?” diye sormuş. Hoca, “Sen sadece ilk önerimi dinledin,” demiş. “Bir ampul sürekli yanıyorsa kimse onu fark etmez. Ancak sönünce onun değeri anlaşılır. Fakat eğer bir ampul sürekli yanıp sönüyorsa, o zaman değiştirilir.”